Sinop nerede? Sinop nasıl bir yer? Nasıl bir yerde yaşamak istersiniz? Bu sorunun cevabı herkese göre farklıdır. Kiminiz deniz kıyısını tercih ederken kiminiz ormanlık bir yerde yaşamak isteyebilir. Bazıları şehir hayatını tercih ederken bazıları kırsalda tabiatla baş başa bir yaşam tarzı tercih edebilir.
Sizlere tüm bu özellikleri bünyesinde barındıran Batı Karadeniz’in şirin ve insanları en mutlu bir ilinden bahsedeceğiz: Sinop. Eğer nerede yaşayacağınıza karar vermediyseniz, bu makaleyi okumadan karar vermeyin. Sinop hakkında öğreneceğiniz şeyler size bundan sonraki hayatınızda yol gösterici olabilir.
Bu Yazımızda Neler Var:
Sinop Nerede? | Coğrafi Konumu
Sinop nerede sorusunun yanıtına ilk olarak coğrafi konumu ile başlayalım. Türkiye’nin Batı Karadeniz Bölgesi’nde yer alan şirin bir ildir. Türkiye’nin en kuzeyinde yer alır. İl nüfusu 2021 TÜİK verilerine göre 218.408’dir. İlin yüzölçümü 5.718 km²’dir. İlde km²’ye 38 kişi düşmektedir. İlin komşuları Samsun, Çorum, Kastamonu illeri ve kuzeyden Karadeniz’dir. Merkez ilçe ile birlikte dokuz ilçesi vardır. Bu ilçeler;
- Merkez ilçe
- Erfelek
- Ayancık
- Durağan
- Gerze
- Boyabat
- Türkeli
- Saraydüzü
- Dikmen
Sinop Adını Nereden Almıştır?
Sinop nerede sorusunun ardından Sinop Adının nereden geldiği ile ilgili değişik görüşler ortaya atılmıştır. Bu söylentiler çoğalmış ve zamanla birbirine benzer ve yazılı yorumlar zamanla çoğalmış, birbirine benzer sözcükler ortaya çıkmıştır.
Adını bir zamanlar konuk ettiği Amazonlar’ın kraliçesi Sinope’den aldığına inanılır. İşte adı ile ilgili görüşler;
- Sinope, Irmak Tanrısı Osopos’un güzeller güzeli kızıymış. Mutlu bir hayatı varmış. Bir gün Tanrılar Tanrısı Zeus O!nu görüp o anda âşık oluvermiş. Zeus, Sinope’yi elde etmek için değişik yollar denemiş, her istediğini yapacağını söylemiş. Kız, kendisine dokunmamasını söyleyince Zeus sözünde durmuş. Sinope’yi en sevdiği yerlerden olan Karadeniz’in cennete benzeyen yemyeşil kıyıları olan bugünkü ilimizin bulunduğu yere bırakmış.
- Adının Hitit kaynaklarında ilk kez Sinova adı ile anıldığını söylenir.
- Adının Asurların ay ilâhı olan “Sin”den geldiği kaynaklarda geçmektedir.
- Bazı kaynaklar adının ilk söylenişinin Sinavur olduğunu ileri sürmektedir.
- Ö. 200 yıllarında yaşayan Skymnos ise, yazdığı şiirlerinde adının Sinope adlı bir Amazon kraliçesinin adından geldiğini belirtmiştir.
- Farsçada, suyun göğsü anlamına gelen (Sine-i âb) Sınap’tan çevrildiği ve bu şekilde kullanıldığı konuşulduğu söylenir.
Sinop Tarihi | Sinop Nerede?
Tarihi milattan önceki yıllara kadar dayanır. Tarihi kayıtlara baktığımızda MÖ. 756 yılında İon’un Miletos şehrinden ayrılarak kendilerine yeni bir şehir kurmak için müsait bir yer arayan göçmenler tarafından kurulan seksen şehirlerden biridir.
Miletliler, şehrin güzelliğini ve halkın zayıflığını görerek şehre hâkim olmuş ve bugünkü halinin temelini atmışlardır. MÖ 546–547 yıllarında tüm Anadolu ile birlikte il ve çevresi de Pers işgali altına girmiştir.
Selçuklu Dönemi
1071’deki Malazgirt Savaşı ile Anadolu’nun kapılarının Türklere açılmasıyla, Türkler tarafından ilk olarak Anadolu Selçuklu Devleti’ni kuran Süleyman Şah’ın askerleri tarafından ele geçirilmiştir. Ancak daha sonra kent, Bizanslılar tarafından tekrar geri alınmıştır.
Anadolu’da ticari hayatı canlandırmayı hedefleyen Anadolu Selçuklu Devleti, Karadeniz’in tek doğal limanı olan şehrin alınmasını zorunluluk olarak görmüş ve Sultan 1. İzzeddin Keykavus tarafından 1214’de Sinop’un fethi gerçekleşmiştir. Bu sayede şehir, kısa zamanda bir Türk ve Müslüman beldesi haline gelmiştir. Sinop ve çevresinde Türk iskânı kolaylaştırılarak bu bölgeye göç teşvik edilmiştir. Fetihten yaklaşık elli yıl kadar sonra, Trabzon Rum İmparatorluğu, Sinop’u tekrar hâkimiyetine almayı başarmıştır. Böylece Sinop’ta yedi yıl Rum hâkimiyeti başlamıştır.
- Kılıç Arslan döneminde Muinüddin Süleyman tarafından, iki sene kuşatmadan sonra 1262 yılında Sinop tekrar geri almıştır. Günümüzde hala varlığını koruyan Pervane medresesi bu dönemde inşa edilmiştir. Bu dönemde şehirde imar faaliyetlerinin yanında şehrin güvenliği ile ilgili de önlemler alınmıştır. Anadolu Selçuklu döneminden sonra şehir beyliklerin emri altına girmiştir. Önce Pervaneoğulları Beyliği daha sonra da Candaroğlu Beyliği tarafından yönetilmiştir.
Osmanlı Devleti Dönemi Sinop Nerede?
Candaroğulları Dönemi’nde önemli bir liman olan şehir, Fatih Sultan Mehmet tarafından 1461 yılında fethedilmiştir. Sinop tersanesi Gelibolu ile birlikte başlıca deniz üssü haline gelmiştir.
Şehir Kırım’a doğru yapılan seferlerde üs olarak kullanılmış ve Karadeniz’deki donanma için kışlak hizmetini görmüştür.1614 yılında Kazaklar şehre saldırmış, kaleyi ele geçirip, kenti yakıp yıkmışlardır. Osmanlı İmparatorluğunun 1853 tarihinde Ruslara karşı savaş ilan etmesiyle, Osmanlı donaması şehirde Ruslar tarafından yakılmıştır.
Bu savaş, yelkenli ahşap gemilerin çarpıştığı son savaş ve gülle yerine patlayıcı mermilerin kullanıldığı ilk deniz savaşı olmuştur. Savaş sonrası tersane şehri olmaktan çıkmıştır. II. Abdülhamit döneminde kale, hapis cezası çeken suçluların konulduğu hapishanesi ile ün kazanmıştır.
Milli Mücadele Dönemi
Ülkemiz, bu dönemde dört bir taraftan işgal edilmiştir. Bu işgallerden bu şehir de nasiplenmiştir. Üçüncü Ordu Müfettişi olarak Anadolu’da Milli Mücadeleyi başlatan Mustafa Kemal, 18 Mayıs 1919 günü Sinop Limanını ziyaret etmiş, Askerlik Şubesi Başkanı’na gerekli talimatları verip hiç gemiden inmeden, Samsun’a hareket etmiştir. İstiklal Savaşı’na da bütün gücüyle katılmıştır.
Ayancık, Boyabat ve Merkez İlçeleri İstiklal Savaşında en çok şehit veren bölgelerden sayılıştır.23 Nisan 1920’de toplanan Birinci dönem Türkiye Büyük Millet Meclisin ilk geçici başkanlığını da en yaşlı üye sıfatıyla Mebusu Şerif Bey seçilmiştir. Sinop, Cumhuriyet’in ilanından sonra sancakların kaldırılması ile il olmuştur.
Cumhuriyet Dönemi
Osmanlı Devleti Dönemi‘nde sancak olarak Kastamonu ya bağlı olan şehir, Cumhuriyet Dönemi’nde ayrı bir vilayet statüsü kazanmış ve 1924 yılında Kastamonu’dan ayrılarak il haline gelmiştir.
Cumhuriyet Dönemi Sinop tarihinin en önemli olaylarından biri de Mustafa Kemal Atatürk’ün 15 Eylül 1928 tarihinde şehri ziyaret etmesidir. Burada harf inkılâbıyla ilgili ilk işareti ve dersi vermeleridir. Hatta şehri çok sevdiğini belirten Atatürk, “Ne olurdu Sinop’un yarı güzelliği Ankara’da olsaydı” diyerek duygularını ifade etmiştir.
Sinop Türküleri
Zengin bir repertuara sahip olan yöresel türkülerinden bazılarının adları şunlardır:
1. Üç Gün Evvel Geldi Gelin Alıcı | 2. Ben Giderim Batum’a | 3. Ayancık Tepeleri |
4. Bük Dibinde Yatarım | 5. İp Attım Ulaş Diye | 6. Ev Yaptırdım Pelitden |
7. Kumkapı’nın Kilidi | 8. Kırda Erik Ağacı (Dillala) | 9. Tüfeğim Dolu Saçma |
10. Kaleden İndim Bugün | 11. Karasu’da Pazar Var | 12. Beyler De Bahçesinde Kandiller Yanar |
13. Şeftali Ağaçları. | 14. Entarisi Salkım Salkım | 15. Pencerenin Altında |
16. Entere Aldım Kırkbeşe | 17. Ak Bakraçlar Susuz Galdı | 18. Değirmenin Gaşoğusu |
19. Tabaklı | 20. Ezelidir Deli Gönül Ezeli | 21. Seğirttim Çıktım Çardağa |
22. Tersaneden Kalkdı Efe Alayı | 23. Sinop’ta Tabyaya Yakın | 24. Bizde Gelin Almacıya Hoş Geldin Derler |
25. Derelerde Guşburnu | 26. Adanın Burnunu Duman Bürüdü | 27. Çimenci’de Aktaşlar |
Göz Alabildiğince Muhteşem Sinop Gezilecek Yerler Keşfine Hazır Olun!
Sinop nerede sorusunu yanıtladıktan sonra Tarihi ve doğallığı ile Sinop Gezilecek Yerler Keşfine Hazır mısınız? Köklü bir tarihe sahip olan Sinop, aynı zamanda doğal güzellikleri de bünyesinde barındıran şirin bil ildir. Sinop da gezilecek yerler aradığınızda size rehber olması amacı ile bu yazımızı hazırladık. İşte Sinop’a gelip de gezmeden gidemeyeceğiniz tarihi ve doğal güzellikler;
1. Sinop Arkeoloji Müzesi
Sinop Arkeoloji Müzesi’nin temelleri 1921 senesinde atılmış ve 1941 yılında kurulmuştur. 2001 yılında başlayan bakım çalışmalarının ardından müze 2006 senesinde yeniden ziyarete açılmıştır. Müze zengin bir koleksiyona sahiptir.
Müzenin koridor kısmında çeşitli heykeller ve 4. yüzyıla ait bir antlaşmayı içeren taş kitabe sergilenmektedir. Küçük buluntular salonunda İlk Tunç Çağı’ndan Bizans dönemine kadarki döneme ait çeşitli kap kacak, ev aletleri gibi küçük nesneler, taş eserler salonunda ise mezarlarla ilgili kalıntılar görülebilmektedir.
Amphora (içinde çeşitli sıvıların saklandığı iki kulplu çömlek) salonunda ise çok sayıda eşya bulunmaktadır. Sikke bölümünde çok sayıda sikke ve değerli maden, ikona salonunda ise çeşitli dönemlere ait ikona örnekleri vardır. Bahçe kısmında büyük ebattaki mermer eserler, mezar taşları ve heykeller bulunur. Ziyaret saatleri Hafta içi her gün 08.00-17.00 arasıdır. Giriş ücretlidir.
2. İnaltı Mağarası
Sinop’un Ayancık ilçesinde bulunan İnaltı Mağarası, 2001 yılında ziyarete açılmıştır. Mağaranın denizden yüksekliği 1070 metre, derinliği ise yaklaşık 2700 metre olan olup 75 milyon yıllık geçmişe sahiptir. Mağaranın şu anda 400 metrelik bölümü ziyarete açıktır.
Mağaranın içinde insanların yaşadığına dair çeşitli kalıtılar bulunmuştur. Doğal ve tarihi bir oluşuma sahiptir. Muhteşem güzelliği sayesinde ziyaretçilerin ilgisi çekmektedir. Nisan ile eylül ayları arasında haftanın her günü 09.00-20.00 arası açıktır. Giriş ücretlidir.
3. Sinop Kalesi
Şehrin merkezinde bulunan Sinop Kalesi, mimarisi ve manzarasıyla ziyaretçilerini büyüleyecek bir görünüme sahiptir. Yapılış tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Milattan Önce 7. yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Uzunluğu 2,050 yüksekliği ise 25 metreyi bulmaktadır. Roma, Anadolu Selçukluları ve Bizans dönemlerinde onarım görmüştür.
Sinop da gezilecek yerler arasında bulunan Kale; Osmanlı, Selçuklu ve İsfendiyaroğulları zamanında da; şehri koruma amacıyla onarılmış ve kullanılmıştır. Tam olarak bilinmemekle beraber bir zamanlar kale, hapishane olarak da kullanılmıştır.
Evliya Çelebi de kitabında kaleden bahsetmiştir. Zamanla meydana gelen hasar ve yıpranmalar neticesinde günümüzde, kalenin sadece Kumkapı ve Lonca kapıları sağlamdır. Kale kesme, moloz ve tuğla taşlardan yapılmıştır. Sinop Kalesi, 2003 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası Geçici Listesi’ne seçilmiştir. Gün boyu ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.
4. Boyabat Kalesi
Boyabat Kalesi, ilçenin hâkim tepesine kurulmuş ihtişamlı bir yapıya ve güzelliğe sahiptir. Ayrıca kalenin altında tünel ve yer altı şehri ile dikkat çeker. Paphlagonlular döneminde MÖ 600’lü yıllarda inşa edilmiştir. Kalede aynı zamanda Roma, Bizans ve Osmanlının izlerine de rastlanmaktadır.
Kaleye ulaşmak için 252 basamaklı merdivenleri çıkmak gerekir. Türkiye’nin 5. görkemli kalesi unvanını kazanan ve pek fazla tanınmayan kale ziyaretçilerini beklemektedir. Giriş ücretsizdir.
5. Sinop Tarihi Cezaevi
Dünyada birçok kent sadece yerel özellikleri ile dikkat çekerler. Bu kentlerden çok azı da hapishanesi ile tanınmıştır. Sinop, dünyada hapishanesi ile tanınmış şehirler içinde ön sıralarda yer alır. Ayrı bir makale konusu olan bu cezaevi ile ilgili burada kısa bilgi verilecektir.
Adına türküler söylenen ve şiirler yazılan Tarihi Sinop Cezaevi, 12. yüzyılda inşa edilmiştir. Tarih boyunca tersane olarak kullanılmış ve 1560 senesinden itibaren de zindan olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Cezaevi “Anadolu’nun Alkatraz’ı” olarak tanımlanır. Tarih kitaplarında, alt katlarında deniz suyunun yarıya kadar geldiği ve mahkûmlara buralarda işkence yapıldığı yazmaktadır. Bina, resmi olarak 1887 senesinden itibaren zindan olarak kullanılmaya başlamıştır. Toplam 28 koğuş ve bir tane de atölye vardır. Burada pek çok ünlü isim de misafir olmuştur. Sebahattin Ali, “Aldırma Gönül” şiirini burada yazmıştır. Bu isimler arasında;
- Kırım Hanı Devlet Giray
- Sebahattin Ali,
- Refik Halit Karay,
- Osman Deniz,
- Ahmet Bedevî Kuran,
- Refik Cevat Ulunay
- Hüseyin Hilmi,
- Burhan Felek,
- Osman Cemal Kaygılı,
- Kerim Korcan,
- Zekeriya Sertel
- Mustafa Suphi gibi pek çok ünlü isim bulunur.
1.Meşrutiyet’le birlikte cezaevi, siyasi mahkûmların uğrak yeri olmuştur. İstanbul’dan çok sayıda siyasî mahkûm Sinop’a gönderilmiştir İttihat ve Terakki Cemiyeti yönetiminin muhalifleri arasında bulunan, yazar, gazeteci ve milletvekili 250 dolayında kişi Sinop’a sürgün edilmiştir.
Tarihi Sinop Cezaevi,1999 yılından itibaren müze olarak hizmet vermektedir. Hüzün turizminin önde gelen yerleri arasında yer alan cezaevine giriş ücretlidir. Yaz dönemi 10.00-19.00; Kış dönemi 08.00-17.00 arası ziyaret edilebilir.
6. İnceburun Deniz Feneri
İnceburun Feneri, Türkiye‘nin en kuzey noktasında yer alır. 1863 yılında inşa edilmiştir. Denizden yüksekliği 38 metredir. Kule yüksekliği ise 12 metredir. İl merkezinden yaklaşık 20 dakikalık bir mesafededir. Ülkemizin en eski deniz fenerlerinden biridir. Giriş ücretsizidir.
7. Paşa Tabyaları
1853 Osmanlı-Rum savaşı zamanında Rus donanmasının denizden gelebilecek saldırılarını önlemek, liman ve tersanelerin güvenliğini sağlamak amacıyla yapılmıştır. Sinop Yarımadası’nın güneydoğusunda yer alır.
Venedik Tabyaları’ndan sonra dünyadaki 2. en değerli tabyaları arasında yer alır. Yarım ay şeklinde toplamda 11 adet top noktası yer alır. Atılan topların menzilleri 600 ile 900 metre arasında değişir. Bunun yanında cephanelik ve koğuş olarak kullanılmış olan odalar da bulunmaktadır. Tabyaların denizden yüksekliği 43 metredir. Giriş ücretsizdir. 08.30-21.30 saatleri arası ziyaret edilebilir.
8. Pervane Medresesi
Sinop Gezilecek Yerler arasında bulunan Pervane Medresesi, 1262 senesinde Selçuklu Vezirlerinden olan Muinüddin Süleyman Pervane tarafından yapılmıştır. Osmanlı döneminde medrese olarak kullanılmış ve günümüzde şehrin önemli sembollerinden biri olmuştur. Medresenin ortasında sekizgen bir şadırvan vardır. Medrese, şehir merkezinde Alaaddin Camisinin yanındadır. Gün boyu ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.
9. Alaaddin Camii
Ahşap sanatıyla inşa edilen Alaaddin Camii, Anadolu selçuklu Dönemi mimarisinin özelliklerini taşır. Sinop’un fethinden sonra, 1214 senesinde Sultan Alaaddin’in isteği üzerine yapılmıştır. Dikdörtgen bir şekle sahiptir.
Minaresinin caminin dışında olması, caminin en ilgi çekici özelliklerinden biridir. Cami yapımında ahşabın yanında taş da kullanılmıştır. Sinop Gezilecek Yerler içerisinde Alaaddin Camii, Karadeniz Bölgesi’nde Selçuklulardan kalan tek camidir. Gün boyu ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.
10. Balatlar Kilisesi
Sinop Gezilecek Yerler içinde Balatlar Kilisesi, 2000 yılında halkın ziyarete açılmıştır. 3. ve 4. yüzyılda Roma döneminde hamam olarak kullanılmıştır. 5. yüzyılın başlarında yani Bizans döneminde ise kiliseye çevrilmiştir. Kilise, Osmanlılar zamanında Rum manastırı olarak da hizmet vermiştir. Kilisede araştırma ve kazı çalışmaları devam etmektedir. Gün boyu ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.
11. Boyabat Kaya Mezarları
Sinop’un gizli kalmış hazinelerinden biri olan Boyabat Kaya Mezarları, bulunduğu konum nedeniyle “Salar Köyü Kaya Mezarı” olarak da anılır. Sinop’un tarihi ve turistik yerleri arasında önemli bir yere sahiptir. Yerden yüksekliği 200 metredir. MÖ 7. yüzyılda Pathagonyalılar döneminde kayaların işlenmesiyle yapılmıştır. Önemli antik yapılardan biridir. Gün boyu ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.
12.Erfelek Şelaleleri(Tatlıca Şelaleleri)
Tatlıca Şelaleleri, Sinop’un Erfelek ilçesine bağlı Tatlıca köyü yakınlarında irili ufaklı 28 ayrı şelale oluşur. Erfelek ilçesine yaklaşık olarak 10 km, Sinop’a ise 45 km uzaklıktadır. Bu güzelliği ile dünyada bir benzeri yoktur. Dar ve 2 km uzunlukta kayın ormanları ile kaplı bir vadi içinde yer alır.
2011 yılında tabiat parkı ilan edildi. 720 dekarlık alana sahip Erfelek Tatlıca Şelaleleri, yerli ve yabancı turistler tarafından en çok ziyaret edilen yerleri arasında yer alır. Ayrıca kamp yapmayı sevenler için bulunmaz bir fırsattır. Sizin de yolunuz Erfelek’e düşerse meşhur kuzu kestanesi ve sırık kebabı yemeyi unutmayın. Yürüyüşü seviyorsanız vadi içinde 28 şelaleyi görerek, urganlar yardımıyla şelaleni kaynağına çıkıp orada bir keyif çayı içmeyi unutmayın.
13. Hamsilos Koyu
Hamsilos Koyu, 2007 yılında tabiat parkı kabul edilmiştir. Şehir merkezine 14 km, hava alanına 5,5 km uzaklıktadır. Türkiye’nin en kuzey noktası olan İnceburun’a ise yaklaşık 10 km uzaklıktadır. Halk arasında Hamsaroz olarak da bilinmektedir. Osmanlının son döneminde Rusların Sinop baskını sırasında, baskından kurtulan donanma gemilerinin burada saklandığı bilinmektedir.
14. Akliman
İl merkezi sınırları içerisinde yer alan Akliman, yemyeşil ormanı ve denizin bir nehir gibi karaya girdiği koyu ile ziyarete gelenleri etkiliyor. Karadeniz kıyısı boyunca uzanır. Hamsilos Koyu ile beraber Karadeniz’deki ria tipi kıyı oluşumun en güzel örneklerinden biridir. En önemli özelliği de orman ile denizin iç içe bulunmasıdır. Ayrıca bölgede kamp alanları da mevcuttur.
Ünlü filozof Diyojen’in diyarı tarihiyle, yöresel yemekleriyle, muhteşem gezilecek yerleriyle, eşsiz doğal güzellikleriyle, yerli ve yabancı ziyaretçilerini bekliyor. Sinop da Gezilecek Yerler| 10 Muhteşem Öneri